13 Ocak 2016 Çarşamba
İDEOLOJİK SAPLANTI VE TERÖRİZM
Evet bizler ideolojik tutumumuzu artık birer saplantısal kısır bir döngü üzerine konuşlandırdık . Hani körlüğün bile sınıflandırılması , derecelendirilmesi mümkün iken bizlerde ki ideolojik körlük had safhasın da artık.Bize ait bizim ideolojimize ait ne varsa hepsi mutlak doğrudur ve eleştirisi de akıl işi değildir düşüncesi artık bir inanç boyutunu almış durumdadır . Bu inanç boyutlu ideolojik tarafgirlik kendisinden olmayan hiç bir şeye yaşam hakkı tanımaz oldu . Kendisinden südur eden her söz ve eylem kutsaliyet içermekte eleştirisi dahi mümkün olmayan kutsallar manzumesi seviyesin de algılanır oldu.En son Sultan Ahmet patlamasın da ki terörize olaya dair her türlü yayın organlarına göz attım . hepsinin yorum ve yaklaşımları nasıldır diye gezini verdim gazeteleri , televizyon ve internet sitelerin de . Aman Allah'ım olay aynı ama olgular ve algılar arasında ki devasa farkın açıklaması ideolojik saplantıdan başkası ile ne mümkün ? aynı olay kimilerince terörize bir eylem kimilerince hak edilmiş masum bir eylem olarak sunuluyor . Toplumsal olarak bu denli keskin şekilde ayrışmanın bu denli saflaşmanın tek ve en büyük sıkıntısını yine aynı toplum çekecektir. Eğer bizler bir an evvel bu beyinsel kirlenmişlikten kurtulmaz , olaylara yaklaşım tarzımızda ki sivriliği biraz törpülemez ise devasa bir vahşete katkı sağladığımızı fark ettiğimiz an da zaten ok yaydan çıkalı hayli zaman olacaktır. O HALDE YARIN DEĞİL HEMEN VE ŞİMDİ...!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder